Albümün 1983 yılında yayınlandığını düşünürsek, benim 1990 yılında sekiz yıl gecikme ile keşfetmiş olmam, o dönemin Türkiye'sinde fazlası ile kabul edilebilir bir zaman dilimi olsa gerek zira ülkemiz 1990'da bile bu türden bir müziğe hazır değildi. Gerçi bu yazıyı yazdığım 2016 yılında da pek bir şey değişmediği gibi, din odaklı siyaset ve belirli bir dinin tüm vatandaşlara empoze edilmesi durumu daha yoğun hal aldı. Kısaca gerek Türkiye'de gerekse bir çok gelişmiş ülkede dahi kolay kolay genele hitap etmesi mümkün olmayan bir albüm ile karşı karşıyayız. Slayer'ın Show no Mery albümü.
Değerlendirmeye önce kapak resminden başlayalım. Günümüzde resim sanatçılarının yetenekleri bilgisayar kullanımının sağladığı kolaylıklarla en üst seviyeye taşındığı için Show no Mercy'nin kapağı teknik anlamda değerlendirildiğinde zayıf kalabilir. Ancak şu da var ki resim yaşayan bir eser ve ruhu var. Hem de şeytani bir ruh bu. Albümün içerisindeki şarkıların sözlerinde vurgulanan Hristiyanlık dini karşıtlığı ve yine aynı dine. hatta bir çok dine ait Şeytan karakterinin yüceltilmesi, müziğe çok karanlık bir hava veriyor. Gerçi 1984 tarihli Hell Awaits albümünde bu karanlık tema çok daha fazla olgunlaşıyor ama bir debut yani ilk albüm için verilmek istenen etki hiç de fena değil. Gruba mensup müzisyenlerin bizzat kendilerinin verdikleri beyanlardan da anlayacağımız üzere, ilk albüm döneminde onlar da çok iyi müzisyenler değiller ve tam anlamıyla sağlıklı bir gelişme aşamasındalar. Bütün bu saydığım unsurlara rağmen Show no mercy albümü, bugün bile grubun konserlerinde seyirciler tarafından ısrarla talep edilen şarkılara sahip. Özellikle Black Magic şarkısının grubun Türkiye'de verdiği ilk konserde seyirci tarafından nasıl da ısrarla istendiğine bizzat şahit olmuşluğum vardır. Her ne kadar talep karşılık görmediyse de, tarihi bir konsere şahitlik ettiğimiz şüphe götürmez.
Plak şüphesiz çok fazla adetlerde basıldı ve hala da farklı sürümler halinde basılmaya devam ediliyor. Benim kopyam Hollanda'da basılmış. Amerikan baskısına göre arkasındaki fotoğraflarda renkler biraz silik duruyor olmasına rağmen temiz ve koleksiyonlar için fazlası ile kabul gören bir ürün. Bu plağı aldıktan sonra sevdiğim bir arkadaşım bana evlerinin salonundaki katlı müzik setinde kasete çekmişti. O muhteşem katlı müzik setleri hala üretilmiyor sanırım. Öylesine profesyonel bir kopya olmuştu ki, o kaseti hala saklıyorum ve zaman, zaman dinliyorum. Slayer dinlemeye başladığım albüm 1988 tarihli South of Heaven olduğu için o hep bir numaram olmaya devam edecek ama Show no mercy'nin de aklıma kara bir sembol gibi kazındığı şüphe götürmez.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder